TUBITAK 2008 Awards - Nomination and Application

2008 Yili TÜBITAK Ödülleri Aday Basvuru / Öneri Süreci Basladi (*)

2008 Yili TÜBITAK Bilim, Hizmet, Tesvik Ödülleri ve TÜBITAK Özel Ödülü ile TÜBITAK-TWAS Tesvik Ödülü için aday basvurulari / önerileri 31 Ocak 2008 Persembe günü, çalisma saati bitimine kadar kabul edilecek. 2007 yilindan itibaren TÜBITAK Bilim, Hizmet, Tesvik Ödülleri ve TÜBITAK Özel Ödülü için Sosyal ve Beseri Bilimler mensuplari da basvurabiliyor / aday gösterilebiliyor. TÜBITAK-TWAS Tesvik Ödülü ise 2008 yilinda kimya alaninda verilecek.

2008 yili aday basvuru / önerileri için geçerli Ödül Esaslari ve Aday Formlari

TÜBITAK ÖDÜL SISTEMI VE 2007 ÖDÜLLERI HAKKINDA

TÜBITAK Ödül Sistemi, en objektif ve dogru seçimlerle bilim insanlarini ödüllendirme amaci dogrultusunda sürekli yenilenmeye ve gelistirilmeye açik bir nitelik tasimaktadir. Bu baglamda, ödül esaslari ve aday öneri formlari, bilim dünyasindaki gelismeler ve Türkiye’nin bilim dünyasindaki konumu dogrultusunda her yil gözden geçirilmektedir. Bu süreçte, uygulamada edinilen deneyimler ve bilim camiasindan alinan geri bildirimler de degerlendirilmek suretiyle birtakim düzenlemeler yapilmaktadir.

1991 yilindan itibaren TÜBITAK Ödüllerinin degerlendirme sürecinde yayin ve atif kriterleri ile bu kriterlere dayali sayisal analizlere yer verilmeye baslanmis, bu analizler de sistemin bütününde oldugu gibi sürekli iyilestirilmeye çalisilmistir. Ancak özellikle son yillarda, hakem, Ödül Komisyonu ve Bilim Kurulu degerlendirmelerinin yani sira sistemin bir diger parametresi niteligi tasiyan bu analizler, bilim camiasinda ödül degerlendirmesinin tek kriteri biçiminde algilanmaya baslamistir. Bu durumun en belirgin göstergesi, ödüle aday olmayi düsünen bilim insanlarinin, bir önceki yil ödül kazanan bilim insanlarinin yayin ve atif sayilarina bakarak adayliklarina karar vermeye çalismalari olmustur. Her yil Ekim ayinda baslayan ve 24 Temmuz’da ödüllerin açiklanmasiyla sona eren, birçok asamadan olusan ödül degerlendirme süreci göz ardi edilerek, bu kadar basit bir kiyaslama mantiginin hakim olmasi, özellikle ödül kazanamayan bilim insanlarindan baska elestiriler gelmesine de zemin hazirlamistir. Adaylarin makalelerinin yazar sayisi; çok yazarli makaleyse adayin o makaledeki katkisi ve bagli olarak o makale en çok atif alan makaleyse alinan atiflarin yazarlardan hangisinin ödül almasina gerekçe olusturacagi; yapilan çalismalarda Türkiye’de üretilen katki; ortak yayin yapan bilim insanlarina, ayni yayin listeleriyle ve dolayisiyla ayni atif sayilariyla farkli yillarda ödül verilip verilmedigi gibi hususlar bu elestirilere örnek olarak sayilabilir.

TÜBITAK Ödüllerinin bir “yayin-atif ödülü”ne indirgenmesi dogrultusundaki yanlis alginin düzeltilmesi amaciyla 2005-2006 ve 2007 yili basvuru dönemlerinde, ödüle esas çalismalarin sinirlandirilmasi bakimindan sistem degisikligine gidilmistir. 2005 ve 2006 yillari basvuru dönemlerinde “adayin çalismalarinin katkilarini ve etkilerini kanitlayan/belgeleyen ve destekleyen ‘en fazla 10 baslica eser / görev / sorumluluk / olay / üyelik’in belirtilmesi ve belgelenmesi” istenmistir. 2007 basvuru döneminde ise; “adayin ödül almasini hak ettiren katkisinda birincil derecede esas olusturan en önemli 5 makale/kitap/kitap bölümünün birer örnegi ve bunlar hakkinda en fazla 250 kelimelik bir açiklama yazisi” istenmis ve bir adayin ödül gerekçesinde listelenen çalismalarin, bir baska adayin ayni türde ödüle basvurusunda, katkida birincil derecede esas olusturan çalismalar listesinde yer alamayacagi belirtilmistir.

Ödül sisteminde gerçeklesen degisiklikler, yenilenen ödül esaslari ve basvuru formlariyla her yil basvuru sürecinin basinda tüm akademik camianin bilgisine sunulmustur. Ödül Esaslarinin yillar itibariyle degismeyen bir özelligi ise, TÜBITAK’in en üst seviyede karar organi olan Bilim Kurulu’nun, birçok asamadan olusan ödül degerlendirme sürecinin sonunda, tüm degerlendirme çiktilarini bir kez de kendisi irdeleyerek bir yargiya varmasi ve ödüllerle ilgili nihai degerlendirmeyi yapmanin Bilim Kurulu’nun yetkisinde bulunmasidir. Bu da her yil basvuru sürecinin basinda tüm akademik camianin bilgisine sunulan Ödül Esaslarinda yer almakta, dolayisiyla, bilim insanlarinin aday olduklari yil nasil bir sistem içinde degerlendirileceklerini bilerek ödüllere basvurduklari varsayilmaktadir.

Uluslararasi bilim camiasinda geçerli yayin ve atif kriterleri süphesiz TÜBITAK’in bilgisi dahilindedir. Ödül Degerlendirme Komisyonunda ve Bilim Kurulunda bu kriterlere iliskin bilgi ve gelismelere hakim, uluslararasi bilimsel nitelikleri onaylanmis bilim insanlari yer almaktadir. Dolayisiyla yayin ve atif kriterleri, sistemin bütününe damgasini vurmayacak biçimde, parametrelerden biri olarak ödül degerlendirmelerinde göz önünde bulundurulmaktadir.

Türkiye uluslararasi yayin siralamasinda yillarca 40’li siralarda kalmis, TÜBITAK yayin destekleri ve diger tesvik mekanizmalarinin etkisiyle 19. siraya çikmistir. Kanimizca, bu siçrama sürecine katkisi olan her yayin Türkiye açisindan, yayinlandigi derginin impact faktörünün disinda da bir deger tasimistir. Türkiye adina saglanan bu siralama basarisinin, niteligi daha yüksek yayinlarla desteklenmesi elbetteki nihai amaçtir. Bu amaca paralel bir anlayisla ödül sistemini “nitelik” temeline oturtmaya çalisan TÜBITAK’i yayin ve atif sayilarina bakarak ödül vermemek bakimindan elestirenlerin, gittikçe yükselen “Türkiye artik yayin yapiyor ama bunlarin impact’i düsük” elestirilerinin de sahibi olmalari sasirticidir.

Ödül sisteminde son yillardaki degisimin ana temasi bilim insanlarinin “yayin ve atif sayilariyla tanimlanmasi” yerine, ülkemizdeki çalismalariyla bilime yaptiklari “uluslararasi düzeyde etki yaratan, belirgin, bir anlamda adlariyla anilan katkilariyla tanimlanmasi”dir. Çok yayin ve çok atif tanimlamalari, bilim alanlarina özgü iç dinamikler nedeniyle sabit tanimlamalar degildir ve her zaman bilime bu anlamda bir katkiya isaret etmeyebilmektedir. TÜBITAK ödülleri, tayin-terfi gibi bazi prosedürlerde geçerli oldugu üzere belli kosullari tasiyanlarin belli bir süre sonunda mutlaka geldikleri/getirildikleri bir pozisyon niteligi de tasimamaktadir. Bu nedenle, sürecin sonunda ödül kazanan bilim insanlari ve ödül alma gerekçeleri açiklanmakta, diger aday bilim insanlarimizin neden ödül alamadiklarina iliskin bir açiklama mekanizmasi sistem içinde yer almamaktadir.

2007 yilinda tüm ödül türleri için, tek basina çok etkileyici görünebilecek yayin ve atif sayilariyla sinirli kalmayan bir bakisla; ayni alanda çalisan aday bilim insanlariyla karsilastirmali olarak iç hakem, dis hakem, Ödül Komisyonu ve Bilim Kurulu degerlendirmelerinin her asamasinda, tüm degerlendiricilerin üzerinde görüs birligine vardiklari isimlere ödül verilmistir. Bu temel yaklasim çerçevesinde, adaylarin devlet veya vakif üniversitelerine mensup olmalari, teorik ya da uygulamali alanlarda çalisma yapmalari bakimindan ödüllendirmede bir öncelik kazanmalari söz konusu degildir.

Bilim camiasinin bilgisine saygiyla sunulur.
31.10.2007